bugün
yenile
    1. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      bu kavram hep kadınların toplumdan erkekler tarafından dışlanması olarak ya da homofobik olma durumu olarak algılanıyor. (bkz: yanlış) bütün cinsiyetler birbirinden farklıdır ve bir taraf bazı özelliklerde daha yetenekli olurken diğer özelliklerde karşı taraftan daha beceriksiz olabilir. basitçe bu bundan üstündür diyemezsin. ya da bu bunla eşittir de diyemezsin. insan komplikedir oyle tek cümleyle özetleyecek kadar basit değil. fakat ne olursa olsun her insan hukuki olarak eşit olmalıdır. yok kadınlara ayrı yasa , yok erkekleri üstün tutan yasa bilmem ne yanlıştır.
    2. 0
      +
      -entiri.verilen_downvote
    3. -2
      +
      -entiri.verilen_downvote
      sözlükte çokca yapılıyor.ben kadın sözlük yazarlarımızla,"... yazarın götüde fena hee,oğlum o kız bana bi kere verse sikimi keser bidaha sikişmem" gibi edepsiz ama zevkli sohbetler yapmak istiyorum. yeri geldiğinde eşitlik ve feministlikten bahseden sözlük kızlarımız neden bu tür konulara girince "ay,uy,utanırım ben" gibi cümleler kuruyolar anlamış değilim. nerde cinsiyet eşitliği?
    4. 3
      +
      -entiri.verilen_downvote
      ilk entrye imzamı atıyor; (#690143) ve ekliyorum; her alanda cinsiyet ayrımı yapmak kadar, her alanda cinsiyet eşitliği yapmak da hatadır. bunun dengesi iyi kurulmalı ve uygulanmalı. bu ayrımın bugüne dek ataerkil yapıyı yüceltmek adına sömürüldüğünün farkındayım. lakin aynı sömürüyü bir de feminizm yapmaya kalkarsa, bu defa da asırlarca onunla uğraşmak zorunda kalırız. "cinsiyet ayırımı gözetmemek; cinsiyetlerin özgün niteliklerine üstünlük yüklenmesini önlemek anlamına gelmiştir." diyen şaire kulak veriyorum. siz eğer "kadınlar her konuda erkeklerden aşağı kalmaz." yalanına kendinizi inandırır ve hatta bu hurafeyi topluma yayarsanız; bu saçmalığın sizi ve toplumu öğütmesinin yolunu açarsınız. misal; ortalama bir kadın madencilik konusunda ortalama bir erkek kadar verim sağlayamaz. veya itfaiyecilik konusunda. ya da polislik. tam tersi durumlar da şöyle mevcuttur; ortalama bir erkek de, ortalama bir kadın kadar başarılı olamaz ev işleri ve çocuk yetiştirmek hususunda. şimdi bunu dedim diye "kadınlar evden başka yerde çalışmasın!" diyen bir geri kafalı olmuyorum. çünkü öyle bir şey dediğim yok. sizin aksinize bir gerçeği inkar etmiyorum. kadınlara ve erkeklere sizden daha gerçekçi değer veriyor bile olabilirim. (halbuki esasında ikisinden de zerre hazzetmem bazı zamanlar. neticede insan oldukları için..) cinsiyet konusunda ayrım lazımdır. "yaradılış gereği iki tarafın da birbirinden üstün özellikleri mevcuttur." diyoruz. ama bu cümlenin devamını getirmiyoruz? şunu da ifade etmeli; "aynı şekilde iki tarafın birbirinden aşağı kalan nitelikleri de vardır." bu son cümleyi inkar etmek aptallıkken, ifade etmek ise aslında bir itiraftır.. karşı cinsle daimi olarak iş birliği içerisinde olmanın, hayat standardınızı yükselteceğine dair bir itiraf. kadının; erkeğin çorabının nerede olduğunu söylemesi, erkeğin de; kadın için turşu kavanozu açması bunun en basit örneği.. velhasıl; kadın ve erkek cinsiyet olarak "eşit" değildir. (nasıl aynı şey olsun erdal abi? biri "kadın" diğeri "erkek".. harf tutmuyo' bir kere...) yani bir ayrım zaten en başından vardır. ancak bunu tek başına kabul etmek yanlışlara sebebiyet verir. kadın ve erkeğin aynı zamanda birbirine "denk" olduğu da kabul edilmeli. işte o zaman kimse kimseyi ezmeye çalışmaz. işte o zaman kimse kimseyi sırf x cinsiyetine sahip olduğu için mağdur edebiyatıyla sömürmez. yani belki.. not: asıl mesele erkek/kadın değil, insan olmakta.
    5. 1
      +
      -entiri.verilen_downvote
      toplumsal olarak bir kadın bir erkek yan yana geldiği zaman cinsellikten başka bir şey olamaz algısı hakim olduğu için ve ataerkil bir yapıda olduğumuzdan dolayı, hem sakınmak için hem de art niyet için cinsiyet ayrımcılığı yapıyoruz. toplumumuzun genetiğine işlenmiş bir durum. şöyle farklı örneklerle açıklamak gerekirse; bir kafede kadın çoğunluktaysa, o kafeye gelen potansiyel müşterilerin oturma oranı hem erkek için hem de kadın için daha yüksek oranda oluyor. nedenini hepimiz az çok biliyoruz. toplumumuzdaki insanların davranışlarından çıkarımlar yapabiliyoruz. bir aile yada bir çift için de bu göz önünde bulundurulan bir durum. akabinden bir yönden de yanlış anlaşılma korkusu sebebiyle yapılan cinsiyet ayrımcılığı var. bir erkek ve bir kadın birlikte iş yapacakları zaman, aralarında sadece iş ilişkisi olsa dahi dışardaki gözlerin art niyetli bakışları ve ardından dedikodularının yapılması gibi durumlar saçma sapan sakıncalara sebep olmaktadır. ne kadar "biz elaleme göre yaşamıyoruz, milletin ne dediğine bakmıyoruz" desenizde bir şirket içerisinde isminizin bu şekilde zikredilmesi çalışma arkadaşlarınız tarafından farklı yorumlanıp size farklı şekillerde yansıtılmaktadır. otomatik olarak size mide bulandırma şeklinde geri dönüşleri olacak ve gerçekte yapmakta olduğunuz işinizden de kafa olarak uzaklaşacaksınız. toplumun bakış açısı, toplumun niyetleri insani şartlara gelmeden insanlara sadece insan olarak bakmak çok zor. o cinsiyetçilik hep olacak. kimisi kendini yada karşı tarafı korumak adına kimisi de art niyetini gerçekleştirmek adına. "sadece bayana kiralık evler" mantığını değişik şekilde iyi niyetle düşünmeye çalışıyorum ama sonuca varamıyorum. kadınlar daha derli toplu temiz olur diye mi? aksi örnekleri de çok halbuki. veya evde parti vermezler, evde gayrimeşru işler çevirmezler diye mi? bunun da aksi örnekleri çok? herkesin kendi kafasında oluşturduğu bir gerçeklik gezegeni var ve bu gezegende yaptığı şeyleri meşrulaştırmışlar. başka bir gezegenden sorulduğunda da bunlar gayet normal kafasındalar.